Varis çağımızın hastalığı. İlerleyen yaşta sıklıkla olmak kaydı ile her yaşta görmekteyiz. Bazen hasta fiziki şikayetlerden yakınmakta bazen de görsel olarak hastayı rahatsız etmektedir.
Sık karşılaştığım sorulardan da bir tanesi doppler çektirmeye ihtiyaç duyulup duyulm
adığıdır. Burada önemle belirtmek isterim ki varis tanısı klinik bilgi ve tecrübesi olan bir uzman tarafından muayene ile konur ve bu tanıyı tamamlayıcı tetkik de venöz dopplerdir. Yani her hastaya venöz doppler gerekmeyebilir. Hastayı muayene ettik ve tedavisini planlama aşamasında eğer ihtiyaç duyarsak venöz doppler çekimi uygularız.
Tabii ki bazı durumlar istisna. Örneğin hastaya endovenöz bir girişim uygulayacaksak bunun doppler eşliğinde yapılması gereklidir.
Yukarıda gördüğünüz cihaz bir ultrason makinası.
Venöz doppler ultrasonografi bir teşhis yöntemidir. Bu yöntem, yüksek frekanslı ses dalgalarını inceleme aracı olarak kullanmaktadır.
Bir gel eşliğinde probu cilt üzerinde gezdirerek damar yapılarını inceliyoruz.
Kasıktaki bu bölgede damar yapıları rahatça gözükmekte. Derin toplardamar ile yüzeyel toplar damar bileşkesi, ayrıca atardamarda burdadır. Probu toplar damarlar boyunca ilerleterek damar yapıları incelenir. Yetmezlik yani kaçak veya pıhtı durumları değerlendirilir
Bir diğer önemli konuda toplardamar hastalıklarının değerlendirilmesi açısından venöz doppler ultrasonografik incelemenin ayakta mı yoksa yatarak mı yapılacağı konusunda farklı uygulamaların olmasıdır. Bu nedenle, yöntemin uygulaması sırasında farklılıklar ortaya çıksa da, ben kişisel tecrübelerim doğrultusunda, toplardamar hastalıklarının tanısında venöz doppler ultrasonografik muayenenin hem yatarak hem de ayakta (bir kısım veya bölümün) yapılması taraftarıyım.